Meğer ne güzelmiş ilk aylar, acıktığı zaman emzirmek. Her yerde her an yemek hazır, uyurken bile. Bir annenin uyurken bile hazırladığı tek yemek süttür.
Tabi ilk aylarda diyoruz, "ay bir büyüse de bizimle yese", "ay ne güzel yemekler yaparım ben buna" vs vs tabi güzel yemekler yaparsın da, bakalım senin kuzu, o özenerek yaptığın yemekleri,
organik olsun diye kilometrelerce öteden getirdiğin sebzeleri aman doğal olsun diye deli gibi araştırıp kestirdiğin tavuğun tadına bakacak mı acaba ?
organik olsun diye kilometrelerce öteden getirdiğin sebzeleri aman doğal olsun diye deli gibi araştırıp kestirdiğin tavuğun tadına bakacak mı acaba ?
Selime ek gıdaya 5.ayında başladık, tabi ilk zamanlarda günde 1 kere veriyorduk, çokta güzel yiyordu. Ne olduysa 6. ayından sonra oldu. Bahsettiğim o özenerek yaptığım yemekleri, organik-doğal sebzeleri, tavukları yemez oldu, ağzını bile açmıyor kilitliyordu. Sadece emmek istiyordu. Bir kaç gün aldırış etmedim, geçer diye düşündüm, ama iş iyice ciddiye bindi, selim hem ek gıda almıyor bide üstüne uyumuyordu. Gündüz uykularımız 30 dakikaydı. Kurulmuş saat gibi 30.dakikada ağlayarak uyanıyordu. Bütün gün ek gıda yedirmeye çalışıyor, bide 30 dakikalık kabus uykularını atlatmak için tekrar uyutmaya çalışıyordum, akşamda yorgun ve sinirleri yerinden oynamış bir anne oluyordum. Günler geçtikçe benim sinir kat sayım iyice artıyordu sonuçta mutsuz sinirli ve vazgeçmiş bir anne olmaya başladım. Selimle bütün günümüz ek gıda ve uyutma çabasında geçtiği için, onunla oyun oynamayı, şarkılar söylemeyi bile unutmuştum, tek odak noktam "ek gıda ve uyku olmuştu". Selimin bir bebek olduğunu unutmuştum. Tam 1 ayımız böyle geçti. Tabi bu arada etrafımdaki herkes bir tarif veriyor, şunu'da dene, çorbayı biberonla ver, bardakla dene, uçak geliyor, kuş uçtu, neler neler denedim. Tabi durumun buraya kadar geldiğini eşim beni uyarıp konuşunca anladım ve o akşam karar verdim. Bu işi kurallarına göre değil, selimin isteğine göre yapmaya. Ertesi gün, sabah kahvaltısı zamanında, her zamanki gibi mama sandalyemize oturduk, önlüğümüzü taktık. İşe ilk başta hazırladığım sabah kahvaltısı porsiyonlarını küçültmekle başladım. Biraz peynir, 1 zeytin, yumurta, pekmez bide bitki çayı.
( selimin kahvaltılarını hiç karıştırmadım hep tek tek yedi) Küçük küçük parçalara bölüp vermeye başladım, bu arada Sevgili Esra'nın önerisi ile onunda eline ekmek verdim, selim kendi ekmeğini yemeğe çalışırken arada bende kahvaltılarını vermeye başladım. Hepsini bitirmese'de, biraz yedi. Önceden çok zorlardım tabağını bitirmesi için, ama bu sefer zorlamadım. İstemeyince kaldırıldım tabağı, kahvaltıdan hemen sonra verdiğim biberonu, bu sefer vermedim, 20-30 dakika sonra verdim. Sonuç bende mutlu Selim de mutlu. Normalde günde 3-4 kere verilmesi gereken ek gıdayı da 2'ye düşürdüm, zaten yemiyordu ve bu ek gıdayı bir şekilde sevdirmem gerekiyordu, zorlamadan yavaş yavaş, ilk aylarda olduğu gibi.
Bir yandan da kitap arayışına girdim, yemek yemeyen böyle inat kuzular için yada benim gibi tabağını bitirecek takıntısı olan anneler için, var mıydı bir kitap derken Gün Yayınlarının " O Tabak Bitecek mi" adlı kitabıyla tanıştım. Deneyimlerimi size bir sonraki yazımda yazıcam, ama küçük bir kopya veriyim, hem yeme düzenimiz hemde uykumuz yoluna girdi. Sonuçta Sevgili Gamze'nin de dediği gibi "Mutlu Anne Mutlu Bebek"
0 yorum:
Yorum Gönder